13 Nisan 2016 Çarşamba

Leo- Mia Sheridan Kitap Yorumum




 

   

     Kitap Adı: Leo                                                      

     Yazar: Mia Sheridan
            
     Yayın Evi : Yabancı Yayınları

      Sayfa Sayısı: 288








Başka Dilde Aşk'ın yazarı Mia Sheridan'dan, kayıp aşklara ve yeni başlangıçlara dair yepyeni bir roman… Evie ve Leo, koruyucu aileleri vasıtasıyla tanışmışlar ve sıkı bir dostluk kurmuşlardı. Büyüdükçe, aralarındaki bu dostluk yerini daha yoğun bir duyguya, yani aşka bırakmış ve on sekiz yaşına girdiklerinde birlikte bir hayat kurmaya yemin etmişlerdi. Ergenlik çağındayken Leo birden evlat edinilip başka bir şehre taşınmış ancak Evie'ye bulduğu ilk fırsatta onunla iletişime geçeceğine dair söz vermişti. Ne var ki Evie ondan bir daha haber alamamıştı.

    Sekiz yıl sonra Evie şansını döndürüp kendine bir hayat kurmuştu. Bir işi, arkadaşları vardı ve mutluydu. Ardından gizemli bir adam ortaya çıktı, onu Leo'nun gönderdiğini iddia ediyordu. Ve bu adamla aralarındaki elektrik inanılmazdı! Yine de, Evie bu ateşli yabancıya güvenebilir miydi? Ve bu yabancı, Leo'yla olan bağlantısı ve onun ortadan kayboluşu hakkında Evie'ye yalan söylüyor olabilir miydi?

"Bu hikâyenin her şeyi mükemmeldi! Beni ağlattı, güldürdü, kendimden geçirdi. Kısacası, bayıldım!"
-Aestas Book Blog-
(Tanıtım Bülteninden)



  Merhabalar geçen hafta yorum gireceğimi bildirmiştim instagram hesabımdan bugüne kısmetmiş. Leo'yu okurken beklentim çok yüksekti çünkü Archer's Voice'a bayılmıştım. Sabahın köründe seyehat edeceğimi bilmeme rağmen tüm gece onu okuyup bitirmiştim.Yorumumda blogumda var bakmak isteyenler bakabilir. Size kitapla ilgili söyleyeceğim şey ilk başta Leo'yu okusam büyük ihtimalle Başka Dilde Aşk'ı okumazdım. Çünkü sonu çok tahmin edilebilir bir kitaptı.

  Leo ve Evie sorunlu ailelerin terkedilmiş iki çocuğu.Korucu ailelerin evinde tanışıyorlar. Çocukça ama dürüstçe bir aşka tutulurlar. Koruyu aileleri ayrılsa bile her gece Evie'nin yaşadığı evin çatısında buluşurlar.Ta ki Leo'yu evlat edinmek isteyen bir ailenin ortaya çıkmasına kadar. Son kez buluştukları gece birbirlerine söz verirler; ne olursa olsun birbirlerinden başka kimseyle olmayacaklarına dair söz verirler. Fakat Leo sözünü tutmaz Evie'yi arayıp sormaz. Evie umursamamaya çalışsada aslında aklından çıkaramaz Leo'yu. Bir hafta boyunca kendisini takip eden gizemli adamla tanışana kadar. Jake, Evie'nin aklını başından alır hatta o kadar ki yaşadığı aşk ve heyecan gözünü gerçekleri göremeyecek kadar kör etmiştir. Ve gözleri gerçeklerle açıldığı an Leo'sunu bulur. Bu kitabımız da mutlu sonla biter.


4 Nisan 2016 Pazartesi

 Karmakarışık💑Darmadağınık💑Sıkı Fıkı Kitap Yorumu




Zengin, yakışıklı ve kendini beğenmiş Drew Evans ile güzel, zeki ve hırslı Katherine Brooks buluştuğunda işlerin karmakarışık hale gelmesi şaşılacak bir şey değildir.

Drew Evans'ın işi, milyon dolarlık anlaşmalar yapmak ve New York'un en güzel kadınlarını tek bir gülümsemeyle baştan çıkartmaktır. Peki, öyleyse neden yedi gündür evden dışarı çıkmıyor? Neden mahvolmuş, sefil bir halde ve depresyonda? Ona sorduğunuzda size sebebinin grip olduğunu söyleyecektir fakat hepimiz bunun doğru olmadığını biliyoruz.

Katherine Brooks, Drew'un babasının yatırım bankacılığı firmasında işe başladığı anda gösterişli playboyun hayatındaki her alanın bir karmaşaya sürüklenmesine sebep olmuştur. Profesyonel alandaki yarışları Drew'un cesaretini kırıyor, Katherine'e karşı hissettiği çekim dikkatini dağıtıyor ve onu yatağa atma girişimlerindeki başarısızlığı ise tamamen sinirlerini bozuyordur.

Nasıl oluyordu da kadının biri çıkıyor ve ağzı iyi laf yapan çapkın bir adamı mahvolmuş, umutsuz biri haline getirebiliyordu? Hayatta asla sahip olmak istemediği tek şeyi gerçekleştirerek.


 Bakın burada kim varmış, Drew Evans! Yazın en güzel zamanında okuduğum bu kitabı yorumlamak bugüne kısmetmiş.Hatta kombo yapıp üç kitabın da yorumlarını bir anda yazacağım. Dün akşam bookstagram hesabımdan Sıkı Fıkı ve Leo için yorum yazacağımı duyurmuştum sözümü tutmak istedim.Şimdi size hızlıca Karmakarışık'ı yorumlayacağım :)

Drew Evans, yirmili yaşların ortasında başarılı bir ekonomist. İş yerindeki başarısı kadar konuşulan bir özelliği daha var o da çapkınlığı. Kitabın ilk sayfasını okuduğumda Allahım bu piç tam benlik dedim. Ağzımı bozduğum için kusuruma bakmayın ama bu çocuğa bu sıfat cuk oturuyor. Ve ben ona böyle aşığım😍 (Bu yazdıklarımı kocama söylemezseniz çok sevinirim😂)

Kate Brooks, zor bir hayatı başarılı okul hayatı sonrası Drew'un babasının ortağı olduğu ekonomi firmasında işe başlar. Alanındaki başarısı Drew'u gölgede bırakır. Yakışıklı kahramanımız iş alanında Kate'i kıskanması yetmiyor gibi güzelliğinin etkisine de kapılmadan yapamamıştır. Kendine iş yerinden kimse ile çıkma kuralını koyan Drew bu kuralı Kate'i görür görmez aslında unutmuştur. Kate'in uzun yıllardır birlikte olduğu Billy ile ilişkileri kötüye gitmesi Drew'un işine gelir. Bu aşk böylece başlar. Fakat Drew'un eşekliği sebebiyle kitabımızın konusu oluşur. Adam yakışıklı olduğu kadar bir insanı nasıl kırması gerektiğini bilen bir hayvan. Yanlış anlaşılmalar silsilesi Kate ve Drew'un hayatını Darmadağınık'ta bile bırakmaz.


New York Times çok satan yazarı Emma Chase'in Karmakarışık adlı kitabının devamı olan Darmadağınık'ta, Kate'le Drew'un başına beklenmedik olaylar geliyor ve ikili ilişkileri için yeniden pazarlığa oturma ihtiyacı hissediyor.

İnsanlar ikiye ayrılır: Yaşananlara temkinli yaklaşanlar ve gözünü daldan budaktan sakınmayanlar… Ben hep sakin kalmaktan yana olmuşumdur. Tedbirli, planlar yapan biriyim. Ne var ki, Drew Evans'la tanıştığımda her şey değişti. Drew çok inatçıydı. Kendisine ve tabii bana çok güveniyordu.

Ama bütün aşk hikâyeleri sonsuza dek mutlu devam etmez. Drew ile atlarımızı batan güneşe doğru süreceğimizi mi düşünmüştünüz? O zaman aramıza hoş geldiniz! Şimdi hayatımın en önemli seçimini yapmak zorundayım. Drew ise kendi seçimini çoktan yaptı. Hatta bu kararı ikimiz adına da vermeye çalıştı. Ama bildiğiniz gibi, ben öyle biri değilim. O yüzden tek başıma Greenville, Ohio'ya döndüm. Gerçi aslına bakarsanız tam olarak yalnız sayılmam… 

Şunu öğrendim ki eski alışkanlıklar kolay kolay yok olmuyor. Ve bazen yolunuza devam edebilmek için, başladığınız yere dönmek zorunda kalıyorsunuz. 



İkilimizin aşk hikayesi Darmadağık'ta da devam ediyor. Bu sefer hayatı Kate'in ağzından okuyoruz.  Drew kadar eğlenceli olmasa da onunla da kitap çok güzel okunuyor. Yazarımız kitabın son bölümlerini Drew'un ağzından yazarak kalbimizi fethetmeyi başardı zaten. Drewla birlikte olan kadını hayal etsenize ve her şeyi onun ağzından okuyorsunuz. Mükemmel bir deneyim. Yine bir yanlış anlaşılma ile kitabımız şenleniyor. Drew tam bir pislik ve Kate'i öyle bir duruma sokuyor ki o an kitabın içinde olsam tekme tokat Drew'a girişirdim. Hatta Kate'in yerinde olsam affedebilir miydim bilmiyorum. Spoi vermek gibi olmasın ama yeni bir Evans giriyor hayatımıza. Drew'u baba olarak hayal etmek bile inanın sırıtmama sebep oluyor. Sıkı Fıkı'dan sonra düğünümüz varmış heyecanla bu düğüne şahit olmayı bekliyorum.  Sıkı Fıkı demişken;

"Son derece sevimli, kahkahalarla okuyacağınız bir hikâye. Eğer Drew'u sevdiyseniz, Matthew'a bayılacaksınız." 
-K. Bromberg 

Sıkı Fıkı, Karmakarışık günlerine geri dönüyor. Fakat bu sefer tavsiyelerde bulunan ve Dee Dee'yle uğraşmak durumunda kalan tabii ki Drew değil, onun en yakın arkadaşı olan Matthew!

Eğer bu hikâyeyi daha önce duyduysanız beni durdurun. Çapkın erkek bir kızla tanışır, ona âşık olur ve tepeden tırnağa değişir. 

Epey güzel bir hikâye, değil mi? Ama bizim hikâyemiz değil. Bizimki çok daha renkli. 
Dee'yle tanıştığım an Dee'nin özel biri olduğunu biliyordum. O ise benim kendisiyle birlikte olup, sonra da onu hayal kırıklığına uğratacak bir erkek olduğumu düşündü. Aksini ispatlamamsa epey vakit aldı. Ama konu sevişme olduğunda epey ikna edici olduğum söylenebilir. 

Bu hikâyenin en güzel yanı sonu değil, o sona nasıl geldiğimiz...
(Tanıtım Bülteninden)

 Ve işte son kitabımız Sıkı Fıkı. Bu sefer kitabımız Matthew'in hayatını anlatıyor. Matt, Drew'un en yakın arkadaşlarından biri. Matt'in babası ile Drew'un babası ortak bu yüzden arkadaşlıkları uzun yıllara dayanıyor. Aynı şirkette çalışmalarından bahsetmiyorum bile.
 Matt bir öğle yemeğinde Kate'in en yakın arkadaşı olan Dee Dee ile karşılaşır. Tek gecelik başlayan ilişki ikisini de yanıltır.Birbirlerine olan aşklarını kabul etmekte zorlanırlar. Özellikle Dee geçmişte yaşadığı tüm deneyimlerinin kötü bitmesi kafasını karıştırıp gözünü korkutmaktadır. Dee'yi ikna etmek Matt'i yorsa da aşk buna değiyor.Kazanan aşk oluyor. Çılgın Dee ve Matt'in düğününe şahit oluyoruz kitabın sonunda ve bu sayfalar yine Drew'un ağzından okuyoruz. Düğüne damgasını vuran Drew ve Billy'nin kavgası damgasını vuruyor. Düğünü mahveden bu koca çocuklara Dee Dee'nin çok güzel bir hediyesi var. Okuyun ve görün.

Tüm kitaplara Goodreads puanım 5 üzerinden 5. Emma Chase bu işi çok güzel başarıyor. Ama itiraf etmeliyim hayat Drew Evans'ın ağzından daha güzel. Bir kadın olarak bir erkek nasıl anlatılır? sorusuna Emma Chase nirvanadan cevap vermiş.Kendisini tebrik ediyorum.üç kitaba tek yorumum olursa BAYILDIM.